Küresel ölçekte Kore Dalgası’nın yayılmasında ve Güney Kore’nin imgesi lehine, ulus markalamada “kültürel diplomasi” kanalı olarak en etkili role sahip Kore dramalarından biri KBS’de (Korean Broadcasting System) 2016 yılında yayınlanan Descendants of the Sun  (태양의 후예) (Taeyang-ui Huye) adlı dizidir. Bu dizi bir yandan Song-Song çiftini de Asya kıtasında popüler kültürün ideal çift ikonları haline getirirken, bir yandan da Güney Kore’ye ilişkin olarak dünyada barışın tesis edilmesinde, doğal felaketlere veyahut salgın vb. tıbbi sorunlara müdahale edilmesinde “orta güç ve köprü ülke” olmanın ötesinde, küresel bir aktör olduğu şeklindeki olumlu “imge”yi yaratmıştır. Böylece bu kurmaca metin, Kore’nin ulus markalaması için bir kültürel diplomasi kanalı olmuştur. Buket Önal, kültürel diplomasinin kapsamını şu şekilde açıklamaktadır:

“Kültürel diplomasi, sinema, dans, müzik, heykel dahil olmak üzere tüm sanat ürünleri, sergiler, fuarlar, üniversite ve dil programları, spor, yemek, bilimsel sanat eğitim değişim programları, yurtdışında kurulacak kütüphaneler, popüler ve ulusal edebi eserlerin çevirileri, haber ve kültürel program yayınları, kalkınma yardım projeleri, fikirlere saygı, dinlerarası diyalog, fikir ve sosyal politikanın tanıtımı, fikirlerin, değerlerin, geleneklerin ve kültüre ait diğer ögelerin değiş tokuşu gibi çok sayıda faaliyeti içermektedir (2018:49).

Önal’ın açıklamasından anlaşılacağı üzere, kültürel diplomasi bugün yaratıcı içerik endüstrilerinin her alanını içermektedir. Bu kapsam genişliği de ulus devletlere farklı içerik endüstrilerini kültürel diplomasi aracı/kanalı olarak kullanma olanağı sağlar. Bu bağlamda, ulus devletlerin geleneksel kültür politikalarından farklı olarak, Güney Kore hükümetinin, sinema ve televizyon endüstrisinden, pop müziğe, dijital oyun endüstrisinden moda ve geleneksel mutfağa, Korece dili eğitimi ve kullanımının yaygınlaştırılmasına değin farklı kültürel üretimleri yaratıcı içerik endüstrisi olarak kavrayarak, yaratıcı içerik endüstrisi politikasını geliştirdiğini, bu politikasını zaman içinde kültürel diplomasiye de eşgüdümlediğini özellikle belirtmek gereklidir.

Descendants of the Sun ‘ın Hayali Dünyasından Kültürel Diplomasiye

Song Joong-ki ve Song Hye-kyo çifti dizi evreninden çıkarak gerçek yaşamda da dünyalarını birleştirerek[1], onları “tv. ekranının en yakışan çifti” olarak gören Kore Dalgası hayranlarını mutlu etmiştir. Asya’da nereye giderseniz gidin, bu iki oyuncunun dizide yarattıkları Koreli albay ve Koreli kadın doktor imgesinin ne kadar bilindiğini göreceksiniz. Çin’den Vietnam’a kadar popüler kültürde bu iki imge oldukça önemli bir yere sahiptir. Aslında bu iki drama karakteri üzerinden Kore’nin nasıl kendi lehine ulus markalama ürettiği dikkat edilmesi gereken olgudur.

Dramanın konusu Akdeniz kıyılarında veya Balkanlarda iç savaşın tahrip ettiği “Uruk” adlı hayali bir ülkede geçer. Kore ordusu da burada Birleşmiş Milletler’in komutasında görevlidir. Bu ülkeye Koreli sağlık ekibi (K-Medic benzeri) de gönüllü olarak gönderilir. Anlatının kurgusu içinde Kore ordusunda görevli genç albayın Afganistan’da ABD ordusu ile birlikte gizli bir göreve gönderilişine de izleyici tanık olur.[2] Anlatının akış hızı içinde izleyicinin gerçekte böyle bir işbirliği olduğunu düşünme veyahut sorgulama olanağı olmaz. Tam da bu noktada dizinin başarısı kanımca ortaya çıkmaktadır: Descendants of the Sun  Korelilerin barışsever olduklarını, küresel ölçekte karşılaşılan sağlık sorunlarına, doğal felaketlere ve yoksulluklara yardım ettikleri yönünde zihinlerde çerçeve  oluşturmaktadır.

K-dramaların pazar hedef stratejilerini ve içerik üretiminde nelere dikkat ettiklerini incelediğim Kore Dalgası yaratıcı içerik endüstrisi üzerine saha çalışmamda[3] K-dramaların ilk başta, iç pazarı hedefleyerek üretildiğini, acak daha sonra Asya’dan başlayarak diğer ülkelerde yaygınlaştığını görmüştüm. Peki, K-drama’lar neden Asya’daki izleyicilere cazip geldi sorusunu, saha çalışmasında görüştüğüm SBS Drama Hub Kıdemli Yapımcı ve Yönetmen olarak çalışan Lee Yong-suk[4] şu şekilde açıklamıştır:

Bence, 99, 98, 97’de ve tüm 90’lar boyunca Asya pazarında, Japon televizyon endüstrisinin önemli bir gücü vardı ve bizler onların içeriklerinin minoru idik. Bu programları üretmeye başladığımızda, yapmamız gereken ilk şey onların programlarını örnek almaktı. O zamanlarda Japon programlarının fiyatı artıyordu. Bu yüzden Asya alıcıları, Asya televizyon endüstrisi müşterileri ve televizyon içerik müşterileri daha ucuz fiyatlı yeni programlar bulmak istediler. Böylece, o sıralarda Kore programları Asya pazarındaki boşluğu doldurabildi. Bu başlangıç oldu ve bu bir nokta. Diğer bir nokta ise, tarih! Sizin de bildiğiniz gibi Japonya emperyalist bir ülke –ülkeydi ve biz, Asyalı insanların Japonya ile duygusal sorunları olabilir. Ama Kore’nin -bizim Vietnam dışında- insanlarla olumsuz tarihsel deneyimimiz hiç olmadı. Bu yüzden Asyalı insanların bizim programlarımızı izlemesinde ya da satın almasında duygusal bir engel hiç olmadı. Bunlar Asya ülkelerine Kore programlarını ihraç etmek için uygun sebeplerdi. Sanıyorum ki üçüncü sebep ise, sizin de bahsettiğiniz üzere Kim dönemleri. Kim’lerin Cumhurbaşkanlığı döneminde Kore’de bir çeşit hiper Internet kuruldu. Bu yüzden, o zamanlarda iki Cumhurbaşkanlığı döneminde Internet araştırmacıları ülkemizi özellikle Batılı ülkeler ile olmak üzere karşılaştırıyorlardı” (Lee Yong Suk, SBS, Seul, 26 Nisan 2018, Binark, 2019: 118).

Araştırmacı Ju-oak Kim’de K-dramaların, devlet-kanal ve kültür endüstrisinin işbirliği ile küresel içerik akışında önemli bir olguya dönüştüğüne dikkat çeker (2016:4). K-dramalar ister tarihi, ister çağdaş isterse fantastik hikâyelere temellensin, içinde “Asyalılık değerlerini” barındırmaktadır. Bu değer, komşu ülkelere yakın ve bilindik geldiği için, K-dramaların izlenmesi kolayken, uzak coğrafyalarda da K-dramalar yeni ve farklı olanın evrensel hikâye anlatımı formatı içinde oldukça başarılı kurgusundan dolayı merak uyandırmaktadır. Üstelik Kore Dalgası yıldızlarının da bu kültürel içeriklerde giderek daha fazla kullanılması, K-dramalarına yönelik ilgiyi canlı tutmaktadır.

Lee’nin 2014 yaz aylarında KBS’de gerçekleştirdiği saha çalışmasında, KBS’in kullandığı şekliyle “Asya değerleri”ni geliştirme politikasının ne olduğu KBS’de  çalışan medya profesyonellerine sorulmuştur. Lee’ye göre, bu değerler K-dramalara yönelik olarak izleyicilerde duygudaşlık yaratmaktadır. Orta Doğu ülkelerinde, İran’da ve Türkiye’de K-dramalara yönelik hayran tüketiminde önemli bir etken olarak değer yargılarındaki yakınlık sayılabilir. Ancak, dramaların küresel ölçekte beğeniyle izlenmesinde, “Asya değerleri”nin ötesinde, KOCCA’nın destekleri ve medya endüstrisinin izlediği içerik üretim stratejileri de önemlidir (Binark, 2019:119). Örneğin, Kuzey ve Güney Amerika’ya yönelik olarak KBS, SBS ve MBC’nin çevrimiçi yayın platformu olan KOCAWA TV, güncel K-dramaları sosyal medya ortamında etkili görsel ve videolar ile İngilizce olarak sürekli tanıtmakta, izleyicinin merakını uyandırmaktadır. Kore hükümeti’nin 2006 yılında çıkardığı Media and Cultural Industry Act (Medya ve Kültür Endüstrisi Yasası-Munhwa Sanup Jeonmun Heoisa) ile televizyon içeriklerine destek verilmekte, vergi indirimi uygulanmaktadır (Ju, 2017:103). Bu yasanın ilk çıkartıldığı yıl, sadece 4 drama bu destekle üretilirken, 2011 yılında bu sayı 21’e ulaşmıştır. 2015 yılında destek alan medya içeriği sayısı 109 olmuştur ve bunların sadece 15’i televizyon dramasıdır, kalanın çoğu film ve animedir. Hatta Descendants of the Sun da bu yasanın sağladığı olanaklarla üretilmiştir. Bu destek sistemi, Kore drama endüstrisinin yabancı pazarlara ulaşması için ortak yapımların da yolunu açmıştır. Descendants of the Sun’ın yapım sermayesi, yasayla sağlanan desteğin yanı sıra KBS ve Çin şirketi NEW tarafından paylaşılmış olup, KBS2 ve Çin çevrimiçi yayın/streaming platformu olan YouKu’da eşanlı yayınlanmıştır. Dizinin Asya’da yarattığı etkileri şu şekilde somutlamak olanaklı: Dizi Kore’de yayınlandığında ratinglerde %30’u aşarken, Çin’de yayınlandığı çevrimiçi platformlarda, örneğin iQiYi’de 8 bölümden sonra 1 milyar izlemeye ulaşmıştır.[5] Askeri darbede iktidarı ele geçiren eski general- Tayland Başbakanı Dua Chan-ocha “vatanseverlik, fedakarlık, emirlere uyma ve dürüst bir vatandaş olma” duygularını aşıladığı için, diziyi izlemeye teşvik eden hayranlardan birisidir. Çin Komünist Partisi’nin sesi olan People’s Daily’de yayınlanan bir başyazıda da dizinin Güney Kore’nin “ulusal ruhunu” ve “toplum kültürü” nü sergilediği,  “konsültasyon için mükemmel bir reklâm” olduğu belirtilerek,  Çin’inde benzeri anlatılar üretmesi önerilmiştir. [6] Dizinin, daha sonra Vietnam, Çin ve Filipin televizyonlarında uyarlaması yapılmıştır.

Tablo 1: 2007-2015 yılları arasında destek sistemiyle üretilen dramalar

(KOCCA, 2016’dan aktaran Ju, 2017:109).

Tablo 1: 2007-2015 yılları arasında destek sistemiyle üretilen dramalar(KOCCA, 2016’dan aktaran Ju, 2017:109).

Drama Kayıt yılı ve yayıncı İhraç Edilen Yer
TaeWangSaSinGi 2007/MBC Japonya’ya ön satış
Lady in A-Hyun Dong 2007/MBC
City Hunter 2007/MBC Japonya’ya ön satış
Spotlight 2008/MBC
The Kingdom of the Wind 2008/KBS Asya’ya satış
Queen Seonduk 2009/MBC Asya’ya satış, Hulu, DramaDever, Netflix
Man Who Can’t Get Married 2009/ KBS
Kim soo-ro 2008/MBC
Slave Chaser 2010/KBS Asya’a, ABD ve İngiltere’ye satış
Secret Garden 2010-2011/SBS Japonya ve 13 ülkeye
Faith 2009/KBS Japonya’ya satış
GaeBaek 2011/MBC Bilinmiyor
Protect My Boss 2011/SBS Asya ve Netflix
Princess’ Man 2010/KBS Asya’ya satış
Sword and Flower 2013/KBS
School 2013 2013(KBS
Secret Love 2013/KBS Japonya’ya ön satış, Vietnam, Kamboçya ve Çin’e satış
Gak Si Tal 2013-2014/KBS Bilinmiyor
Queen of the Office 2013/KBS Bilinmiyor
Healer 2014/KBS Çin’e satış
Gunman of Chosun 2014/KBS Çin’e satış
King’s Face 2014/KBS
Night Watchman’s Journal 2014/SBS
Divorced Lawyers in Love 2015/SBS
The Producer 2015/KBS Asya’ya, Hulu ve Netflix’e satış
Assembly 2015/KBS
Taking Care of Mom 2015/KBS Bilinmiyor
Oh’ My Venus 2015/SBS Asya ve Neftflix’e satış
Descendants of the Sun 2015/KBS Asya, OrtaDoğu, Avrupa’da 27 ülke ve Netflix’e satış

Kore’de üretilen dramalarda ihracatı olumsuz etkileyecek hususlara yer verilmemesine özen gösterilmekte olduğunu burada belirtelim. Örneğin,

“1920’ler ve 1930’larda biliyorsunuz Japonya tarafından yönetiliyorduk. Eğer bu dönemi tanımlarsak, dizilerde Japonlar kötü adam olmalılar ve bu yüzden işlerimizi Japonya’ya satamayız. Bundan ötürü, biz de bu dönem, 1900-1940’lar arası hakkında içerik üretmiyoruz” (Lee Yong Suk, SBS, Seul, 26 Nisan 2018).

Gerçi 2018 yılında Kore’de oldukça yüksek izlenme oranına sahip olan Mr. Sunshine (미스터 션샤인) adlı TVN ve Netflix ortak yapımı dizi, Japonya’nın Kore’yi ilhak ettiği dönemde geçmekte ve Japon sömürgeciliğine karşı yükselen Kore milliyetçiliğini anlatmaktadır. Kore drama endüstrisinde Çin’in ve Çinlilerin temsili de hassas konulardandır. Çünkü Çinlilere yönelik olumsuz temsil pratikleri de dizilerin Çin’e satışını veya Çinli izleyiciler tarafından izlenmesini olumsuz etkileyebilecektir (Binark, 2019:129).

Yakın zamanlarda K-dramalara Çin pazarının kapanması nedeniyle, tıpkı sinema endüstrisi gibi kendine yeni pazarlar aradığını, yeni tür formatlar geliştirmeye çalıştığının altını çizmek lazım. Özellikle Çin’de devletin her türlü içerik endüstrisine yönelik artan denetimi ile yükselen Kore Dalgası karşıtlığının (Park vd., 2019:143), drama endüstrisine giren sermaye akışını olumsuz etkilediği belirtilmektedir (140). Bundan ötürü, K-dramalar, başta Latin Amerika, Doğu Avrupa ve Orta Doğu ülkeleri olmak üzere yeni pazarların arayışına yönelmiştir. KOCCA bu arada Japonya pazarının yeniden kazanılmasına yönelik yeni çalışmalar da başlatmıştır. K-dramaların popüler beğenisini sürdürebilmesi için endüstrinin geleceği ile ilgili olarak şu tespitlerde bulunabiliriz: Yeni içerik ve format arayışları, bu nedenle farklı ülkeler ile işbirliğinin ve uyarlamaların artması, İnternet ve mobil medya ortamları için farklı format (biçemlerde ve sürelerde) içerik üretimin gerçekleşmesi, Kore Dalgası yıldızlarının giderek daha fazla endüstriye dahil olması, yakınsak içerik üretimi ve yakınsak medya ekosisteminin gelişmesi. Ancak,  K-drama endüstrisi her ne kadar yeni pazarlar,  yeni içerikler ve formatlar arayışında olsun, hala başarılı hikâye anlatıcısıdır. Artık kültleşen Descendants of the Sun gibi K-dramalar aracılığıyla, Kore’nin ulus markalaması ve olumlu ülke imgesi yeniden ve yeniden üretilmektedir.

Kaynakça:

Binark, M. (2019). Kültürel Diplomasi ve Kore Dalgası “Hallyu”: Güney Kore’de Sinema Endüstrisi, K-Dramalar ve K-pop. Ankara: Siyasal Yayınevi.

Ju, H. (2017). “National Television Moves to the Region and Beyond: South Korean TV Drama Production with a New Cultural Act”, The Journal of Intercultural Communicaton, 23(1):94-114.

Kim, J. O. (2016). The Korean Wave as Localizing Process: Nation As A Global Actor in Cultural Production, Temple University, Yayınlanmamış Doktora Tezi.

Lee, H. K. (2014), “Culture and the State: From Korean Perspective”, Cultural Policies in East Asia: Dynamics between the State, Arts and Creative Industries, Der. Hye-kyung Lee ve Lorraine Lim, New York: Palgrave Mac Millan, 87-103.

Önal, B. (2018). “Türkiye’nin Orta Asya’da Uyguladığı Kamu ve Kültürel Diplomasisi Politikaları”, Yumuşak Güç ve Kamu Diplomasisi Üzerine Akademik Analizler. Der. Ayhan Nuri Yılmaz ve Gökmen Kılıçoğlu, Ankara: Nobel.41-95.

Park, J. H. , Y. S. , Lee ve H. Seo (2019). “The Rise and Fall of Korean Drama Export to China: The History of State Regulation of Korean Dramas in China,” The International Communication Gazette, 81(2):139-157.

Son notlar:

[1] 2017 Ekim’inde evlenen çift, 2019 Yazında geçimsizlik nedeniyle boşanmıştır.

[2] https://en.wikipedia.org/wiki/Descendants_of_the_Sun.

[3]Hacettepe Üniversitesi BAP SBI-2017-16354 no’lu “Yaratıcı İçerik Endüstrisi ve Hallyu Kore Dalgasının Ulusaşırılaşması: Kore Hükümetinin Politika Yapımı ve Büyük Şirketlerin Katkısı” adlı araştırmanın saha çalışması 1 Mart-31 Ağustos 2018 tarihleri arasında Busan University of Foreign Studies, Busan, Güney Kore’de misafir araştırmacı olarak bulunduğum zaman gerçekleştirilmiştir.

[4] Lee, SBS Drama Hub ve öykü geliştirme birimlerinde kıdemli yönetici olup, bizde yaygın olarak bilinen  The Village, Achiara’s Secret (2015) adlı polisiye ile Haechi (2019) adlı tarihi dizilerinin yönetmenidir. Iljimae (2008) adlı tarihi ve While You are Sleeping (2017) adlı fantastik gizem türü polisiye dizilerin yapımcısıdır.  https://www.imdb.com/name/nm3082978/.

[5] https://www.korezin.com/2016/04/07/descendants-of-the-sun-cinde-2-milyar-izlenime-ulasti/.

[6] https://www.bbc.com/news/world-asia-35888537.