71. Emmy Ödülleri’nde Fosse/Verdon dizisindeki performansıyla mini dizi dalında En İyi Kadın Oyuncu seçilen Michelle Williams, ödül konuşmasında ücret eşitsizliğine dikkat çekerek, “Gelecek sefer, beyaz bir erkek meslektaşıyla kıyaslandığında her bir dolar için 52 cent kazanan bir kadın, özellikle de renkli bir kadın, mesleğini yapmak için neye ihtiyacı olduğunu anlatırsa, onu dinleyin, ona inanın. Çünkü bir gün önünüzde durabilir, çalışma ortamına ve eşit olmayan ücrete rağmen başarılı olmasına izin verdiğiniz için teşekkür edebilir” dedi. ABD sinema ve TV sektöründeki cinsiyet eşitsizliğini gündeme getiren bu sözler tüm dünyada yankı buldu.
SineBlog olarak biz de konuyla ilgili olarak 12 yıldır Hollywood’da (ve global endüstride) cinsiyet çeşitliliği ve katılımı için savunuculuk, eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yürüten Women and Hollywood girişimi kurucusu ve lideri Melissa Silverstein ile görüştük. Silverstein, “Hollywoood’un ‘beyaz adamlar’ tarafından yönetilen bir yer” olduğunu anlattı.
Melissa Silverstein Kimdir?
Sektörde cinsiyet eşitliğini savunan bir girişim ve web sitesi olan Women and Hollywood’un kurucusu ve yayıncısıdır. Kadınlar ve Hollywood alanında kapsamlı uzmanlığa sahip bir konuşmacı ve danışmandır.
Olağanüstü ve korkusuz kadın liderlerin hikayelerini anlatan, 9.uncusu 28 Şubat – 3 Mart 2019 tarihleri arasında gerçekleşen The Athena Film Festivali’nin Sanat Yönetmeni ve Kurucu Üyesidir.
Ms. Foundation for Women’da Özel Kalem Müdürlüğü görevinde bulundu. The White House Project’in kurucu proje direktörlüğünü yaptı. “Take Our Daughters to Work Day” gibi yüksek profilli halk eğitimi kampanyalarında çalıştı.
2013 yılında, WomenAndHollywood.com sitesinde yayınlanan 40’tan fazla röportajın bir derlemesi olan “In Her Voice: Women Directors Talk Directing” adlı kitabını yayımladı.
2015 yılında ABD Dışişleri Bakanlığı’nın film diplomasi programı olan American Film Showcase’in film elçisi olarak seçildi.
2016 yılında, Ms. Foundation for Women’dan Marie C. Wilson Gelişen Lider Ödülü’nü aldı.
2018 yılında Variety’nin “New York Power” listesine seçildi.
Melissa Silverstein; Washington Post, NY Times, The Guardian, Forbes, More Magazine gibi birçok yayın için makaleler yazdı ve çalışmaları CNN, BBC ve Newsweek, Salon, Chicago Tribune, Washington Post, NY Times’da yayımlandı. “The Tattooed Girl: The Enigma of Stieg Larsson” ve “Secrets Behind the Most Compelling Thriller of Our Time” isimli kitaplara da katkıda bulundu.
-Neden kadınlar Hollywood’da sizinki gibi bir girişime ihtiyaç duyuyor? Çünkü dünyada neredeyse herkes Hollywood’un özellikle aktrisler ve ayrıca kadın yapımcılar, yönetmenler vb. için “parlayan bir yer” olduğunu düşünüyor. Bu bir yanılsama mı?
Sadece ekranda olanların gerçek olmadığını unutmayın. Gerçek şu ki Hollywood, “beyaz adamlar” tarafından yönetilen bir yer ve on yıllardır yaratılan anlatılar bize evrenin merkezi olarak “beyaz adamları” gösterdi. Hepimiz bunun doğru olmadığını biliyoruz. Kadınların ücretleri eşit olarak ödenmiyor. Kadınlar ve beyaz olmayan insanlar aynı fırsatlara sahip değil. Women and Hollywood, son 12 yılını duruma farkındalığı artırmak için harcadı ve dünyanın dikkatini vermesi, bunu ciddiye alması bizi heyecanlandırıyor.
– Hollywood endüstrisinde, kadın odaklı hikayelerin para kazanamayacağı konusunda bir anlayış mı var? Aksini ispatlayan pek çok örnek olmasına rağmen, sektörün “kodamanları” mı yoksa TV / film izleyicileri mi bu ön-yargıya sahip?
Kadın filmlerinin erkek filmlerden daha az para kazandığı her zaman yanlış bir söylem olmuştur. Mesele daima yatırımla ilgiliydi. Erkek müşteri adaylarına sahip olan filmler daha büyük bütçelere sahipti. Bu nedenle daha büyük pazarlama yatırımları yaptıkları, daha fazla salonda gösterildikleri ve daha fazla para kazandıkları anlamına geliyor. Bu bir kısır döngüydü ve uzun yıllar boyunca kadınlar hakkındaki filmler “içeri” giremedi. Ama şimdi kadınların öncülük ettiği ve yönettiği daha büyük filmler var ve başarılı oldular. Umarım bu yönde devam edeceğiz.
– Hollywood’u erkek egemen kılan nedir? Erkek yatırımcılar / yapımcılar mı yoksa sektördeki kadınlar geri adım atıp geride kalmayı mı tercih ediyor?
Sesli filmlerin yapılmaya başlanması ve insanların sinemadan para kazanabileceklerinin farkına varmalarından itibaren kadınlar dışarı itildi. Film işi, kadınlar hakkında hikayeler anlatan erkeklerin oldu. Onlarca yıldır yöneten, üreten, çeken ve sahne arkasındaki tüm işleri yapanlar erkekler oldu. Şimdi, nihayet insanlar sorular soruyorlar – ve bu tüm normlara meydan okuyacak yeni hikaye anlatıcıları için fırsatlar yaratıyor.
– Hollywood’da cinsiyet çeşitliliği ve katılımı için savunuculuk, eğitim ve bilinçlendirme yapıyorsunuz. Peki ünlü aktrisler; kadın yazar, yapımcı veya yönetmenlerle vb. çalışmayı tercih ediyorlar mı?
Bence güçlerini kullanan ve değişim için bir güç olabileceğini gören birçok kadın var. Kendi kaderlerini yaratıyorlar.
– Girişim olarak, kendinizi hedefinizin neresinde görüyorsunuz? Sektördeki veya henüz sektördeki olmayan insanlar ve özellikle kadınlar, hareketinize ilgi gösteriyor mu?
Kültürü değiştirmeye çalışıyoruz. Filmlerin ve TV şovlarının dünya üzerinde çok büyük etkisi var. Hikayeler sadece bir bakış açısıyla ve tek yönlü bir yaklaşımla anlatılırsa, bu dünyaya çarpık ve eğri bir perspektif kazandırdığımız anlamına gelir.
– Sinemada kadınlar için eşitsizlik sadece Hollywood’un gerçeği değil. Women and Hollywood girişiminizin yanı sıra, diğer ülkelerdeki kadınlar için başka neler yapılabilir?
Women and Hollywood küresel bir harekettir. Değişime yardımcı olmak için tüm dünyadaki aktivistlerle çalışıyoruz.