Dünya Bu Filmi Konuşuyor projemizin ilk ayağında Yağmur Kartal Karakuş’un Oyuncakçı – Saklı Yadigarlar filmini ele almayı sürdürüyoruz. İkinci yazar konuğumuz Avustralya’dan Biyomedikal Bilimci Nabaa Alhadidi.
Nabaa Alhadidi Kimdir?
Irak ve Avustralya olmak üzere çifte vatandaşlığı var. Liseyi Musul’da bitirdi. Musul Teknik Enstitüsü’nden mezun oldu ve Kimya Endüstrileri ve Birim Operasyonu alanında Teknik Diploma Derecesi kazandı. Okumak için Avustralya’ya taşındı. Şu anda, RMIT University Melbourne’de Biyomedikal Bilimler (Laboratuvar Tıbbı) Lisans okuyor. Filmler ve diziler ilgi alanı. Ayrıca çevrimiçi bir dil kursunda Türkçe öğreniyor.
Yağmur Kartal’ın yönettiği Oyuncakçı Saklı Yadigarlar filmi bir otobiyografiden uyarlanmış. Film, 1930’larda İstanbul’da doğan ve elektrik kablolarından eski Osmanlı kuklaları yapan bir elektrikçi olan Sabahattin Parlar’ın kısa öyküsünü anlatıyor. Parlar’ın sanatsal yeteneği ilkokul öğretmeni tarafından keşfedilmiş. Lakin kendisi zor hayat şartları nedeniyle bütün ömrü boyunca elektrik işinde çalışmış.
Film, yaptığı kuklalarla geçtiğimiz on yıllar boyunca İstanbul yaşamının panoramasını göstermenin yeni bir yolunu icat eden Sabahattin Parlar’ın başarı öyküsünü özetliyor: Sokak fotoğrafçılarının ve gazete satıcılarının, limonata ve şeker satıcılarının, ayakkabı parlatıcılarının ve park görevlilerinin kuklaları öne çıkıyor. Bu kuklalar aynı zamanda bir oyuncak gibi görülebiliyor, bunlarla seyirci hiçbir engel olmadan çocukluk anılarına inebiliyor. Yönetmen, Sabahattin Parlar’ı işini ve elektrik kablolarına hayat verme yeteneğini başarıyla birleştiren bir ideal kişi olarak sunduğu için film beni çok derinden etkiledi.
Bana göre film, yaratıcılıkta, bir rakam olarak yaşın bir fonksiyonu olmadığına dair önemli bir noktaya değiniyor. Evet yaşla birlikte kişi belirli bir enerji kaybedebilir, ancak yine de yaratıcılık doğasındadır. Yaratıcılık, yeni ve yaratıcı fikirleri gerçeğe dönüştürme eylemidir. Yaratıcılık, dünyayı yeni şekillerde algılama yeteneği ile karakterize edilir. Bu nedenle, yaratıcılık karmaşık teknoloji veya büyük kaynaklar gerektirmez.
Film ekibi, gözler için daha rahat olan yumuşak ışık kullandığı için sahnedeki hem ışık hem de ses teknolojisini kontrol edebilmiş. Ayrıca ses efektleri de bu figürlere hayat vermede önemli bir rol oynamış. Bu filmi izlerken, figürlerin birbirleriyle duygu alışverişinde bulunabileceğini hissettim. Yüksek entelektüel içeriği nedeniyle bu filmi izlemenizi şiddetle tavsiye ederim.
The film “Toymaker Hidden Heirloom” directed by Yağmur Kartal, is based on autobiographical. The film presents a short story about Sabahattin Parlar, an electrician born in Istanbul in the 1930s, who makes old Ottoman figures from electrical cables. His artistic aptitude was discovered by his primary school teacher. Even though he worked in the electrical business all his life due to living under difficult circumstances.
The film summarized a person’s success story of Sabahattin Parlar invented a new way to show the whole panoramic picture of Istanbul life, over the past decades, that appears in his figures: street photographers and newspaper sellers, lemonade and candy sellers, shoe polishers, and parking guards. Those figures can also act like toys, traveled back to the memories of childhood without any barriers. The film touched me a lot deeply meaningful, when the director presents Sabahattin as an ideal for a man who successfully combines his job and his aptitude to give life to the electric cables.
In my opinion, the film refers to an important point that creativity is not a function of age as a number except that with age, the person could lose certain energy but still creativity in his nature. Creativity is the act of turning new and imaginative ideas into reality. Creativity is characterized by the ability to perceive the world in new ways. Thus, creativity does not require complex technology or massive resources.
The film crew was able to control both the lighting and sounds technology in the scene, where they often used soft light and that usually more comfortable for the eyes. In addition, sound effects technology played a significant role by giving life to these figures. While I watching this film, I felt that the figures can convert and exchange feelings with others. I highly recommend watching this film due to its high intellectual content.
